Adım adım sağlıklı yaşama...
Adım adım sağlıklı yaşama…
Sağlıklı
yaşamanın bir hayat tarzı haline getirilmesi artık şart. Teknoloji artık
fazlasıyla gelişti ve vücudumuza neyin iyi geldiğini ve neyin bozduğunu ise çok
çok iyi biliyoruz. Bunları bu kadar iyi bilirken ve önümüzde binlerce kaynak
varken hala neden sağlıksız olana doğru koşuyoruz? Gerçekten bu kadar zayıf
mıyız?
Mankenlerin
bedenlerini bu denli korumaları sayesinde ulaştıkları o harika vücutlara bakıp
kıskanmaktan başka bir şey yapmıyoruz. Onların verdikleri çabanın belki
yarısını harcasak çok çok iyi sonuçlar elde etmeyi başarabileceğiz. Mesele
sadece kilo meselesi de değil. Mesele vücudumuza soktuğumuz korkunç yağlar,
koruyucu maddeler, aşırı şekerler… İnanın bunların ne bedeninize ne de ruhunuza
bir faydası var. Her hücreniz aldığınız o süper zararlı maddeleri reddediyor ve istemiyor. Bu zararlı maddeleri
midemize indirerek daha çabuk yaşlanıyoruz ve capcanlı, sağlıklı ve genç hücrelerimizi
hızla öldürüyoruz.
Hücrelerinizi gülümsetin
Hiçbirimiz
erken yaşlanmak ve erken ölmek istemeyiz. Buna bir dur demek için hiçbir zaman
geç değildir. Bunun için işe hücrelerinizi gülümseterek başlayın. Onlara genç
kalmaları için sebep verin. Onları doğal besinlerle donatın ve sık sık sulamayı
unutmayın. Bunca bakım ve iyi beslenmenin sonucu bir hiç mi olacak
sanıyorsunuz. Tabii ki hayır!! Zamanla yaptığınız bu şeyler karşınıza muhteşem
sonuçlarla çıkacak. Her gün fast food yiyen birisi 30’unda 40 gibi gösterirken
siz 30’unuzda 25 gibi göstereceksiniz. Hücreleriniz birleşip sizi genç ve
ayakta tutacak.
Ben
bunca keşiften ve bunca bilgi yığınından sonra yağı hayatımdan çıkardım.
Çıkardım ama tereyağı ve zeytinyağını hayatıma soktum. Artık sabahları limonlu
suyumu içmeden evden çıkmıyorum ve her gün bir diş sarımsak yutuyorum. Ve
inanın 2 kış geçirdim bunlarla ve bir kez bile hapşırmadım. Kendimi daha dinç
daha güçlü ve daha enerjik hissediyorum. Bunlar uygulamalarınız sonunda
alacağınız gerçek sonuçlar.
İnsanlar değil Fast Food ölmeli
Bu
size biraz aşırı gelebilir. ‘Yani fast food yiyince ölecek miyiz?’ dediğinizi
duyar gibiyim. Hayır fast food yiyince ölmüyoruz ama birer zombiye dönüşüyoruz.
Fazla yağ bizi sivilceye boğuyor. Şekerli doyurmayan ekmekler bizi hasta
ediyor. Doğal olmayan hızlı üretim etler ile hem kilomuz kontrolden çıkıyor hem
de ruhumuz. Sağlıksız beslenme güzelliğinizi, gençliğinizi, bedeninizi ve o
parlak cildinizi elinizden koparıp alıyor. Her şey bu kadar ortadayken bu
besinlere hala böylesine tutunmak niye? Hala neden alışveriş merkezlerindeki
fast food mekanları kuyruklarla dolu? Bunu anlamak gerçekten çok zor.
Sağlıklı beslenmek aslında çok çok
lezzetli
Yıkmamız
gereken en büyük algı ise bu. Sağlıklı beslenmenin çok lezzetsiz olduğunu
düşünüyoruz. Bu tamamen altı boş ve başarısız diyetisyenlerin sebep olduğu bir
iddia. Koca bir tabak zeytinyağı ve limonla hazırlanmış kısıra kim hayır
diyebilir? Peki bunun zararlı olduğunu kim söylemiş? Harika peynirli bir omlet,
1 büyük bardak mutlu süt, zeytinyağlı dolma… Bu örnekleri sayfalarca
uzatabilirim. O yüzden bu algının artık tamamen yıkılması ve kendimizi doğal
olana doğru yönlendirmemiz artık şart!!
O
zaman artık buna devam etmeyin. Şimdi elinize koca bir bardak su alın ve
hücrelerinizi sulamaya başlayın. Hayatınızda ufakta olsa değişikler yapmaya
başlayın. Unutmayın hiçbir zaman geç değildir. Geç olduğunu düşünüyorsanız bile
işe vücudunuzu temizlemekle başlayın ve ona harika bir detoks süresi ile tatil
şansı tanıyın. Midenizi dinlendirin ve bir süre hayvansal gıdalardan uzak
durun. Değişim gerçekten çok büyük bir şekilde hissediliyor. Gözlerinizin içi
bile parıldamaya başlayınca artık bu hayatın sizin için en iyisi olduğunu
anlayacaksınız. O zaman hazır yiyeceklerden uzak durmaya başladığınız günlere
merhaba deyin, bir an önce!!
Yorumlar
Yorum Gönder